Acaba Kiminle Evlensem

Birinci perde kapandı. Oyunun bundan sonrasında ne olacağını kimse bilmiyordu. Yönetmen birinci perdenin sonunda senaryoyu değiştirdi. Bu daha önce hiç yapılmamıştı. Hiçbir oyunda, sahnedeyken senaryonun değiştiği görülmemişti.

İkinci perde başladığında oyuncular yönetmenin verdiği yeni senaryoyu oynamaya başladılar. Bunu öylesine yürekten ve inanarak oynadılar ki, iki genç bu senaryonun büyüsüyle birbirlerine âşık oldu. Oyun bitmeden sahneyi terk edip ayrıldılar. Bütün izleyiciler ve yönetmen şaşkındı. Kimse ne olduğunu anlayamadı. Herkes bunun oyunun bir parçası olduğunu düşünüyordu. Ama durum çok farklıydı. Yeni senaryo iki genci birbirine sonsuza dek sürecek bir aşk serüvenine sürüklemişti.

Bu kitap, sizin oyununuz devam ederken, birinci bölümde araya girip senaryoyu değiştiren yönetmenin sırrını içeriyor.

Eski senaryoyu unutun, gerçek oyun şimdi başlıyor…

Her gece başınızı yastığa koyduğunuzda,

“Sevgili bilinçaltım…” diye başlayın konuşmanıza. Her şeyi paylaşın onunla. Ondan hayallerinizi isteyin. Bırakın rüyalarınızı süslesin. Size mucizelerin kapısını açsın. Engel olmayın ona. Kapılar arkasına kapatmayın.

Yarına dair tüm planlarınızı yırtıp atın. Çünkü asla yarın olmayacak. Yarın dediğiniz şeye ulaştığınızda, birbiri ardına devam eden “bugün” leri yaşıyor olacaksınız. Bu illüzyondan uyandırın kendinizi. Yarın yok. Hiçbir zaman olmadı ve hiçbir zaman da olmayacak

Dünyanın hiçbir döneminde, “Yarın” diye bir gün olmamıştır. Mutluluğa ulaşmak için, yarını beklemek gerektiği saçmalığını unutun artık. Bugün yaşayamayacaksanız ne zaman yaşayacaksınız

Eğer hayatınızda kimse yoksa bilinçaltınızdan şimdi onu istemenin zamanıdır. İnanarak ve bütünüyle hissederek isteyin şimdi ondan.

Kitap bittiğine göre, lütfen şimdi kitabı elinize alıp ayağa kalkın. Hayatınızda her kim varsa, eşiniz, anne babanız, çocuğunuz, her kim varsa, gidin ve sarılın ona. Onları ne kadar çok sevdiğinizi söyleyin.

Söylenmesi gereken her şey söylendiğinde,

Atılması gereken her adım atıldığında,

Ve yapılması gereken her şey yapıldığında,

Geriye tek bir şey kalmıştır…

Yeniden başlamak…

Birisinin sizden nefret etmesini sağlamanın sayısız yolları vardır. O kişinin egosuna dokunmanız yeterlidir. İçindeki yılan ortaya çıkacaktır. İnsanlar kavga anında neden kendilerini kaybeder? Çünkü Ego zarar görmüştür. O anda insan her şeyi yapar. Hapishanedeki insanların pek çoğu, egosu zarar görmüş kişilerdir. Sokaklarda suç işleyen insanların çoğu, egosuna dokunulmuş insanlardır. Onlar da kendilerince diğerlerinden intikam almaktadır. Yaptıkları doğru mudur? Kesinlikle hayır. Ama siz bir yılana dokunursanız, yılan da sizi ısırır.

İdam mahkûmlarına son arzuları sorulduğunda,
Hayatta en çok yapmak istedikleri ama
yapamadıkları şeyleri söylerler.
Çünkü gereksiz olan binlerce şeyi yapmaktan,
onlara sıra gelmemiştir.

Israrla ve bıkmadan, aradığınız insana dair bilinçaltınızda güçlü düşünceler üretirseniz, evrensel çekim yasası, o kişiyi garip tesadüşerle, ansızın size getirecektir