bookmate game

Geldi bahar ayları, gevşer gönül yayları

Bookmate
9Books5Followers
Bu sene kış uzun sürdü. Sanki hiç bahar gelmeyecekmiş gibi gözükse de güneşli günler yakın. Hadi biz hazırlığımızı yapalım ve bu hazırlığa gönül yaylarını gevşeten kitaplardan başlayalım.
    Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Aşk Düşünce Yollara roman dizisinin ilk kitabı olan Hikâye-i Bilâl, kahramanlarıyla ve sıradışı olay örgüsüyle bizi heyecandan heyecana sürükleyecek, şaşırtacak, derin derin düşünderecek, kâh güldürüp, kâh ağlatacak ve bu özellikleriyle bitmesini istemediğimiz başucu romanlarınızın arasında yer alacak!
    Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Aklım firar kapısında kalemim

    Ceylanım sende gezer

    Ödüne düştüğüm kan olayım

    Geceme mızrap vurdun!

    Tenine düştüğüm ben olayım

    Yayında ben gerildim

    kirpiğinde ben olayım

    Bırak okun saplansın

    öldürdüğün ben olayım
  • unavailable
  • Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Elif Çınar’ın öyküleri sağlam pabuştur, bundan emin olun. İçtenliksiz tek satır bulmazsınız. Öyle İstiklal’de yürürken ayağınızdan fırt diye çıkacak iskarpinlerden değil, yürüdükçe ayağınızın şeklini alan, ömür boyu atamayacağınız köselesi el emeği göz nuru kunduralardır onun öyküleri. Bu mecaz ile güzellemiyorum onun öykücülüğünü, diyorum ki Türkçeyi kullanmaktaki ustalığı şaşırtır insanı. Hele hele, konuşanlara kulak asmışlığı her zaman belli olur. Mark Twain de öğütlemiş genç bir yazara ya, insanlar nasıl konuşuyor kulağını iyi aç da dinle diye. Elif bunu ustası. Öyle ki; onun karakterleri hiç susmasın istersiniz. Elif Çınar’ın bu öykülerinde kendinize bakacaksınız, "izleyeceksiniz kentinizi"‘i öğretilmiş korkulara teslimiyette, insana yabancılaşmaya hakkınız olmadığına bi rkez daha kanaat getireceksiniz ve "çivi onu bulanda kalacak.
  • unavailable
  • Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Ağabeyiyle birlikte Eskişehir'den İstanbul'a gelen Arda, hayatında hep yer edecek bir erkekle karşılaşır ve ağabeyinin bu arkadaşına on yedi yaşının saflığıyla âşık olur. Ancak bir süre sonra Arda ile Ertuğrul farklı dünyalarda yol alırlar. Kırk yaşında, yeniden Eskişehir'e, annesinin evine döner Arda, tek oğlunu trafik kazasında kaybetmiştir, hayatın yoluna çıkardığı büyük acıyla baş etmeye ve hayata tutunmaya çalışırken, tam yirmi üç yıl sonra Ertuğrul ile yolları yeniden kesişir. Ertuğrul da hayatın karanlık yüzünü tanıyanlardandır. İki farklı zaman diliminde hem Arda ile Ertuğrul'un hikâyesine hem de annesiz kalan bir çocukla çocuksuz kalan bir annenin buluşmasına odaklanan Git Kendini Çok Sevdirmeden, Tuna Kiremitçi'yi üne kavuşturan ilk romanı. On bir yıl önce yayımlandığında yüz bini aşkın okura ulaşmış ve bir kült roman olmuştu.
    Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Bir Aşk Hikayesinden Çok Daha Fazlası! Hint Yazar Minakshi Thakur’dan!

    Genç Nayan’ın 19’larında Delhi’de başladığı ve hayatı boyunca devam edecek olan aşk deneyiminin keşfi: Lovers Like You and I. Nayan, kadınlığa geçişi evresindeki yolculuğunda; geçmişleri, jenerasyonları ve mekânları farklı olan bir kadın ve erkekle karşılaşır. Kendi yaşamlarınca aşklarını tecrübe etmiş film yapımcıları, doktorlar, yazarlar, öğrenciler ve ressamlar aşklarını farklı hisseder ve farklı bir şekilde ifade eder, sonunda ne galibiyet vardır ne de yenilgi. Hikayenin kalbinde Nayan’ın, şiir ve avarelik arasında gidip gelen serseri aşkı Salil ile olan sarsıcı ilişki yer alıyor. İnsanların mektuplar yazdığı, alanların ise üzerine titrediği Kayıp Çağ’ı anımsatan olağandışı bir roman. Kusursuz diliyle, geleneksel hikaye anlatıcılığı üzerine edindiğimiz bilgilere meydan okuyor ve bizleri duyguların yönettiği bir dünyanın içine sürüklüyor.
  • unavailable
  • Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Helena Sırrını Lord Dashville’den saklayabilecek mi?
    Bazı sırrlar açığa çıkarımamalı… Söz konusu Leydi Helena’ya gelince, bir sari şabboy ve bluestocking olmak hiç da fena bir şey değildir. Tek istediği bağımsız olmaktı. Babası hayatını kolay kılmamıştı, ve annesinin tek isteği Helena’nın bir eş bumasıydı-Herhangi bir eş olurdu. Kendi hedeflerine ulaşmak için, en büyük dileğini gerçekleştirmek için, kusursuz bir plan kurar. Sadece bir sorunu vardı, ve bir adam bu sorunun temelindeydi. Bazı sırlar saklanamazdı… Lord Oliver Hunt, Dashville’in Markısı, beş yıl buyunca dedikoduların ve imaların yağmurun altındaydı. Ve bu durumu Leydi X’in yüzündendi. Şımarık gençliğindeyken bir tek yanlış hamle yapmıştı ama onun acısını bugüne kadar ödüyordu. Fısıltıların Leydisini kendine farklı bir açıdan bakmasını sağlamak adına ilk kurbanı olan Leydi’yi barışmak için bir antika tasarlamıştı. Bu gayeti için, Leydi Helena’ya el uzatıyor fakat Leydi Helena onun çabalarına ilgi göstermiyordu. Bir sırrı çözmek tatlı olabilir… Yolları durmadan kesişince, aralarında arzu alevlenir. Sırları açığa çıktıkça, aralarında tomurcuklanan romantizmi sınanıyor gibiydi. Hakikatlar, onları ya yaklaştıracaktı yada sonsuza dek ayıracaktı.
    Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Bu hikâyede anlatılanlar, hayatın içinde olan gerçekler; çoğumuzun içinde yaşadğı veya yaşayacağı, kimimizin de yanından geçerken göremeyip ıskaladığı kareler.

    Yazarken bazı bölümlerde hem ağladım, hem de kendi yazdıklarıma güldüm. “İnsan kendi yazdığına ağlar mı?” diyorum hikâyenin bir yerinde ama yaşadım ben bunu. Kendinizi hikâyenin kahramanlarının yerine koyarsanız inanın siz de benimle aynı duyguları paylaşacaksınız. Sizde bu aşkın içinde olmak isteyeceksiniz. Onlarla üzülecek ve onlarla sevineceksiniz.

    Mutlu bir birlikteliğe başlayan Hakan ve Sibel hayatın onlara neler hazırladığından habersiz günlerini severek, birbirlerini özleyerek, gülüşerek geçirirlerken, gün geliyor saf acıyı ve çaresizliği tatmak zorunda kalıyorlar. Peki onlar gerçek sevginin önünde ölümden gayrı hiçbir engelin duramayacağını kanıtlayabilecekler mi? Güçleri yetecek mi buna, yoksa hayatın acımasızlığına yenilip soluksuz mu kalacaklar? Mutluluk gerçekten bir kol mesafesi kadar uzaklarında mı, yoksa onlar öyle mi sanıyorlar?
  • unavailable
  • Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Aşk ve savaşın iç içe olduğu, üç kadının büyüleyici destanı.
    Edie, genç yaşta mutsuz aile evinden kaçmak için evlenince hayatının iyiye gideceğini düşünür. On dokuz yaşında dul kalır ve evliliğinden olan bebeğini kaybettikten sonra İkinci Dünya Savaşıyla kederli ve yalnız bir şekilde yüzleşir. Bir gece, Birmingham hava saldırısı sırasında, gizemli bir şekilde terk edilen bir bebek Edie’nin bakımına verilir. Neşeli arkadaşı Ruby, evlilikte diğerlerinden geri kalmak istemez ve savaşla birlikte oldukça değişen Frank ile evlenir. Zeki, temiz kalpli ve erkeklerden çabuk etkilenen Janet ise, evli bir adamla yaşadığı ilişkiden dolayı incinir ve bir daha asla aşık olamayacağına inanır.
    Hiçbirinin unutmayacağı bir zamanda büyüttüğü ve Edie’nin kalbini çalan David, hepsinin hayatlarının merkezi haline gelir. David, kim olduğunu merak edecek kadar büyüdüğünde Edie, hayal edemeyeceği kadar zorlukla ve kederle yüzleşir.
    Bu muhteşem efsane sizi kitabın başından sonuna dek bırakmayacaktır.
    Bookmateadded a book to the bookshelfGeldi bahar ayları, gevşer gönül yayları3 years ago
    Ay Lin Bahar, Türk edebiyatının genç kuşak kadın yazarlarından. Güçlü kalemi, sıradanlaşmış ve kalıplaşmış ifadelerden uzak kurgusuyla dikkat çekiyor…

    Aşk Ölüm ve Fiesta bir ilk roman. Bu romanda aşk var, ölüm var, eğlence (fiesta) var… Parıltısı-büyüsüyle sizi sarıverecek, elinizden bırakamayacaksınız…
fb2epub
Drag & drop your files (not more than 5 at once)