Ülkemize girişininden itibaren ilginç bir gelişim süreci yaşayan tarihi coğrafya, özellikle son 25 — 30 yıldır adından sıkça bahsedilir bir saha haline gelmiştir. Bu son dönemde, Türkiye'de yeni çalışılan bir saha durumundaki tarihi coğrafya, ne yazık ki bir çoklarınca yanlış anlaşılıp uygulanmaktadır. Aslında, tarihi coğrafya aynı tarihi sosyoloji, tarihi jeoloji, tarihi dilbilim. vb. örneklerinde olduğu üzre, günümüzde ait olduğu bilimin yöntemlerini sadece geçmişe uygulayan bir alt disiplindir. Yine tıpkı diğerlerinde olduğu gibi, ait olduğu bilimin çağdaşlarında ne yapıyor ve araştırılıyorsa, onu geçmiş için yapan ve geçmişte bir mekan üzerinde araştırma yapan coğrafya alt dalıdır. Şimdiye kadar isminde «tarihi coğrafya» ibaresini taşıyan bazı kitap ve makaleler yaynlanmışsa da, bu şekliyle bu formatta Türkiye'de ilk defa basılmaktadır. Başka bir ifade ile, tarihi coğrafyanın ne olup olmadığını, kavramlarını, kaynaklarını ve metotlarını ele alan ilk eser durumundadır.