Bir hayat diğerinden daha uzun sürede pişirir, ocaklar yeryüzünün farklı yerlerindedir, sonuçta ortaya nasıl bir şey çıkacağı belirsizdir. […] Hayat –bu aptalca soyutlamayı son bir kez daha kullanacak olursak– aşçı olarak tam bir ahmaktır. Bunun acısını genellikle insanlar çekerler ve bundan bazen, çok sık olmamakla birlikte, edebiyat faydalanır.
Uğradığı bir saldırıdan sonra arkadaşıyla birlikte öteden beri merak ettiği Avustralya’ya giden, meleklere ve Aborjinlere takıntılı Alma ve orta yaş krizindeki kitap eleştirmeni Erik Zondag’ın yolları önce Avustralya’daki bir edebiyat festivalinde, sonra da Erik’in, sevgilisi tarafından katılmaya zorlandığı bir sağlıklı yaşam küründe kesişir.
Hollanda edebiyatının en önemli isimlerinden Nooteboom’dan elinizde tuttuğunuz kitabınki de dahil bütün yaratılış süreçlerine göndermede bulunan, arayış ve hayal kırıklığı üzerine zarif bir postmodern anlatı.