Aşk Şehri/Divan-ı Kebir'den Seçmeler, her beyti ayrı güzel ve ayrı derûni, bildiğimiz bilmediğimiz manaları barındırıyor… Mevlânâ'nın çeşitli zamanlarda, özellikle Şems'in kayboluşundan sonra söylediği aşk şiirlerinin bir araya toplanmasıyla meydana getirilen eser, onun iç dünyasını ve ruhsal durumunu yansıtır… A. Cüneyd Köksal'ın günümüz Türkçesine uyarladığı çevirisiyle, Aşk Şehri'nde Mevlânâ'nın iç dünyasına yolculuk yapacak ve yedi yüzyılı aşkındır hayranlıkla okunan bu başyapıtta, âşık bir ruhun en samimi ve en coşkulu yankılarının modern zamanımıza seslenişini duyacaksınız. Yar! Beni böyle yarsız bırakıp gitme Gitme benden, bensiz gitme, gitme İnsaf dilenmeye geldi zavallı cânım Beni insafsız ayrılığa bırakıp gitme Kimsin sen, belki de vaktin İsa'sısın Bırakıp da böyle hasta bizi, gitme Bana 'Mağara dostumsun' demiştin Beni mağarada yalnız bırakıp gitme Tek gecelik ayrılık belki az şeydir sana Bir de bana sor; az mı çok mu, gitme Az da olsa sineme ateş düşürme O ateşi önemsiz sayma, gitme Nefesim bitti ama bir kez daha Dinle beni, bu sefer gitme