Karanlık gittikçe büyüyor, rüzgârın şişirdiği yelkenin altında kendini ölmüş gibi hissediyordu. İki elini kavuşturup avuçlarını yokladı. Ölmemişlerdi!.. Parmaklarını açıp kapadıkça hayatın acısını duyabiliyordu. Sırtını kıça dayadı, ölmediğini anladı. Omuzları öyle söylüyordu. Kaybetmek için yaratılmamıştı. Yok edilebilirdi ama yenik düşürülemezdi. Tutkusuyla yarışırcasına cesaret ve dayanıklılığını kanıtladı, giriştiği ölüm kalım mücadelesini kazandı. Bu, insanın doğaya karşı zaferiydi. Ama henüz savaş bitmemişti…