Cerbe Deniz Savaşı
MEŞHUR DENİZCİMİZ Turgut Reis’e Avrupalılar “Dragut” der, adının anıldığı yerde ödleri kopardı. Ağlayan çocuklarını, “Kaptan Dragut geliyor!” diye korkutup sustururlardı.
Turgut Reis’in namı dünyayı böylesine tutmuştu.
Bir gün, Haçlı Donanmasının Trablusgarp suyuna yaklaşmakta olduğunu öğrendi. Yardımcısı Kılıç Reis’i, İstanbul’a, Kanunî Sultan Süleyman’a gönderdi. Düşmanın yaklaşmakta olduğunu bildirdi ve bahar gelmeden donanmanın denize açılması için izin istedi.
Kanunî Sultan Süleyman, haberi alır almaz Kaptanıderya (Deniz Kuvvetleri Komutanı) Piyale Paşa’yı huzuruna çağırdı:
“Bak, Paşa...” dedi, “Baharı beklemeden denize açılmak lâzımdır. Kulluğunu göster.”
Piyale Paşa yer öptü:
“Padişahım, gönlünüzü hoş tutun. Donanmamız yelken açmak için yalnız rüzgâr bekler.”
1560 yılı Nisan ayının dördüncü günü her şey tamamdı. Beşiktaş’ta Barbaros türbesi önünde demirlemiş bulunan Osmanlı Donanması, yelken açmıştı. Halk, kıyıda birikmiş, bir yandan el sallıyor, bir yandan dua ediyordu:
“Büyük Allah, donanmamıza zafer nasip etsin!”
Piyale Paşa, sabah erkenden saraya gitmişti. Padişah’ın elini öpüp hayır duasını aldıktan sonra sahile inip baştardaya (amiral gemisine) çıktı. Hareket emrini verdi:
“Vira, bismillâh!”
Yüz yirmi parça gemi, sülün gibi denize süzüldü ve ağır ağır gözden silindi.
Osmanlı Donanmasının hareket ettiğini öğrenen Haçlılar, müthiş bir korkuya ve telâşa kapıldılar. “Türkleri Akdeniz’den atacağım!” diye yemin eden Haçlı Donanması Komutanı Jan dö la Cerda, hemen geri çekilmek istiyor, fakat Barbaros’un Preveze’de yendiği Andrea Doria’nın yeğeni Giovanni Doria izin vermiyordu.
O sırada ise Turgut Reis hâlâ Trablus’taydı. Yerinden bile kıpırdamamıştı.
Osmanlı Donanması, 13 Mayıs 1650 Pazartesi günü, düşman donanmasını Cerbe adası açıklarında yakaladı. Hemen savaş düzenine girildi. Kaptanıderya Piyale Paşa ağlayarak dua ediyordu:
“Allah’ım, ya bu savaşta canımı al, ya beni Padişahımın karşısına zafer kazanmış olarak