Amacımız bir toplama işlemi yapmak ise, “iki ile üçün” uyarma karşılığı “beş” olur. Amacımız çarpma ise, aynı işitme duyuları, “iki kere üçün” uyarısına “altı” karşılığını verir. Duyuların ya da fikirlerin çağrışımı, yalnızca zaman ve mekân içinde yan yana oluşlarından, benzerliklerinden, yakında yer almış olduklarından, sık sık olmalarından ya da deneyin yoğunluğundan değildir. Her şeyden önce zihnin amacıyle belirlenirler. Duyular ve düşünceler uşaklarımızdır; çağrımızı beklerler, kendilerine ihtiyacımız olmazsa gelmezler. Onları kullanan ve onların efendisi olan bir seçme ve yönetme etkeni vardır. Duyular ve fikirlere ek olarak da ‘zihin’ vardır.