Yusuf Atılgan

Quotes

sefurahas quoted2 years ago
Babasına benzemekten korkuyordu. Çocukluğunda, eski evde sık sık hizmetçi değişirdi. Bazı geceler kesiliveren bağırmalar, fısıltılar, somya gıcırtıları duyardı. Bir gün mutfakta babasını görmüştü: Kopacak gibi gergin, sırtı kamburlaşmış, arkadan kadının kalçalarına sarılmış.

Elindeki bardak düşünce doğruluvermişlerdi. Korkunçtular. Babası yürümüş onu tokatlamıştı. On yaşındaydı. Kadınlığı, erkekliği biliyordu. Eskiden beri, belki teyzesi yüzünden, hep iğrenirdi babasından.
sefurahas quoted2 years ago
Oda kapısı fıkırdadı. Yatağın içinde doğruldu.

— Gel, dedi.

Eleni kapı aralığında durdu.

— İşim bitti. Bir burası var toplanacak.

— Burası kalsın bugün. Temiz daha. Başka yapacağın yoksa gidebilirsin.

— Ne karanlık böyle bu. Perdeyi açayım isterseniz.

Başını salladı. Kadın gitti perdeyi çekti; bir an ışıkta durdu.

"Yüzü ne güzel. Kimbilir benimkisi ne boktandır. Uykulu, şiş."

— Sokaktan yana odanın camı kırılmış. Taktırayım mı bugün?

— Tamam. Şu ceketimi versene, dedi. Eleni ceketi getirdi.

— Kaça takarlar camı?
sefurahas quoted2 years ago
— Bilmiyorum. Altı-yedi lira gider herhalde.

Bir onluk çıkardı iç cebinden uzattı.

— Üstü senin olsun, dedi. "Mezeci dükkânına yarım kilo sucuk parası." Parayı verirken kadının yüzüne bakmadı ama elini gördü. Canlı, konuşkan bir eldi bu.

Önce oda kapısı kapandı, sonra dış kapı. Terliklerini giydi. Gitti
fb2epub
Drag & drop your files (not more than 5 at once)