Suçluyorum" (J'accuse), Emile Zola'nın ölümsüz kalemiyle yazılmış ve modern insan hakları mücadelesinin en önemli belgelerinden biri olan bir mektuptur.
Zola, bu mektubuyla 1898'deki Dreyfus Davası'nın karanlık perdesini aralıyor ve adaleti sağlamak adına hükümet ve askeri güçleri suçluyor.
Mektup, Fransız ordusunda haksız yere casuslukla suçlanan ve ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Yahudi subay Alfred Dreyfus'un aklanması için Zola'nın verdiği cesur mücadeleyi detaylarıyla anlatıyor.
Zola'nın eleştirel ve ateşli dili, zamanın hükümetini ve adli sistemini büyük ölçüde suçlar ve özgürlük, adalet ve gerçeklerin üstünlüğünü savunur.
Bu sarsıcı ve duygusal mektup, Fransız halkını ve tüm dünyayı etkilemiş, Dreyfus'un yeniden yargılanmasına ve sonunda serbest bırakılmasına sebep olmuştur.
"Suçluyorum" mektubu, insan hakları ve sosyal adaletin simgesi olarak tarihe geçmiş ve Emile Zola'nın sadece bir yazar değil, aynı zamanda bir aktivist olduğunu kanıtlamıştır. Mektubun yankıları, bugün bile adalet arayışında olanlara ilham vermeye devam ediyor.